Tutku Dersleri
Madeline Hunterın bugüne kadar yazdığı en kışkırtıcı roman olan Tutku Derslerinde yakışıklı, nazik ve şeytan kadar baştan çıkarıcı Lord Elliot Rothwell ile tanışmaya hazır mısınız?
Elliotı ilk olarak, tutsak edildiği yerin penceresinden bakarken görür: Günah kadar çekici bu adam cazibesi ve bağlantıları sayesinde onu tutsaklıktan kurtarır. Ne var ki yazar ve yayımcı Phaedra Blair, özgürlüğünün bedelinin insafsız kurtarıcısına koşulsuz şartsız bağlanmak olduğunu çabuk öğrenir.
Elbette Elliot Rothwell onu iyi niyetinden ötürü kurtarmamıştır. Phaedradan, aile ismine leke sürecek iftira dolu bir kitabı basmamasını istemektedir ve bunun için rüşvet vermek, tehdit etmek hatta onu baştan çıkarmak dahil her şeyi yapmaya hazırdır. Ancak aralarındaki erotik çekim an ve an arttıkça, Elliot bu şehvetli oyunda kaybetmeye daha da istekli olduğunu fark edecektir...
"Zekice çizilmiş karakterler, güçlü bir kurgu ve nefes kesen bir romantizm. Bu kitaba âşık olacaksınız." Romantic Times
"Sürükleyici bir hikâye." -Booklist
Sayfa Sayısı : 376Yayınevi: EpsilonTür : Tarihi Aşk RomanıGoodreads Puanı : 3.60
En son iki sene önce okumuştum sanırım tarihi aşk romanı. Kitaplara kalıcı bağımlılığımı lise 1birde kazandım ve o sıralar tamamiyle kendimi bu türe adamıştım ama bir sene sürdü ve farklı bir türe geçti ara ara okuyordum ama 2 senedir elime almadım kitapçılarda oldukları kısıma bile geçmedim yalan yok.
Bu kitabı da indirimden almıştım ucuz olmasa büyük ihtimalle almayacaktım iyi ki de aldım diyorum çünkü her ne kadar çoğu kişi beğenmese de bendeki o eski anıları canlandırdı ey gidi günler dedim ben çocuk aklıyla nasıl okumuşum bunları aslında okuyacaksam şimdi okumalıyım en azından yaşım uygun.
Neyse kitabımız 19. yy da geziyor ben daha çok aslında daha eski yılları seviyorum. Sanırım kadınların şaşalı balolardan başka bir şey düşünmeyen zamanlarını. Genç gözü açılmamış kızımızın kendi lordunu bulup her şeyi yaşaması ben bıraktığımda böyleydi kitaplar.
Madeline Hunter ın bu kitabı idealist bir kadının hayatını anlatıyor. Açıkçası bu yüzden kadın karakterimizi pek sevmedim ne yalan söyleyeyim. Phaedra Blair dönemin toplum kurallarını tamamiyle yıkmış bir kadın bu özelliğini de annesinden alıyor. Mesela annesi babasıyla hiç evlenmemiş onunla sadece hayat arkadaşlığını savunmuş bir kadın. Phaedra bu düşünceyi köküne kadar miras almış. Çok huysuz ve inatçı bir karakterdi. Sonuna kadar sevgili lordumu süründürdü. Ama tabi ki de kitabın güzel yönü sevgili lordumuz Elliot. Elliot da marki soyundan geliyor ama ailenin en küçük çocuğu olduğu için bir ünvanı yok kendini tarihe adamış ünlü bir yazar. Bu huysuz kadınla da ailesini tehdit eden bir olay yüzünden karşı karşıya geliyorlar ve aşk başlıyor.
Kitapta benim en çok sevdiğim Elliot ın abisi marki olan Christian. O kadar tatlı ki çıksa da okusam diye delirdim. Elliot ın ailesinin olduğu kısımlar benim favori sahnelerimdi.
Phaedra ve Elliot ın arasındaki aşk bana yansıdı. Ben sevdim sadece kız çok inatçıydı ve açıkçası yaşamı savunduğu görüşleri hiç sevmedim.
Yine de iyiydi. Çok sıkılarak okumadım ama sonu ağırdı yavaş ilerledi.
Şöyle katkısı oldu sanırım tarihi aşk romanlarına geri döneceğim. Onlarda ki sıcaklığı tekrar hissettim eskilerimi canlandırdım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder